2025 BÜYÜK BALKAN TURU

Özçoban Tur kalitesi ile ‘OSMANLI YOLCULUĞUNA’ davetlisiniz..

(8 GECE - 9 GÜN) / (7 GECE OTEL KONAKLAMALI)

9 ÜLKE FARKIYLA !!!  
DENİZLİ ÇIKIŞLI

BÜYÜK BALKANLAR TURU

BÖLGENİN EN İYİ OTELLERDE YARIM PANSİYON KONAKLAMA !!!

Selanik(1), Üsküp(1), Podgorica(1), Trebinje(1), Saraybosna(1), Belgrad(1), Plovdiv(1)

ÜLKELER: YUNANİSTAN & MAKEDONYA & KOSOVA & KARADAĞ     & HIRVATİSTAN & ARNAVUTLUK & BOSNA HERSEK & SİRBİSTAN & BULGARİSTAN

ŞEHİRLER: KAVALA & SELANİK & BİTOLA & RESNE & OHRİD & ÜSKÜP & PRİZREN & PODGORİCA & BUDVA & KOTOR & DUBROVNİK & TREBİNJE & POÇİTEL KÖYÜ & BUDA NEHRİ & ALPEREN TEKKESİ (BLAGAY) & MOSTAR & SARAYBOSNA & BELGRAD & SOFYA & PLOVDİV & EDİRNE

‘‘GÜVEN SİZDEN HİZMET BİZDEN’’

BİZİ AYIRAN FARKLAR !!!

1)      ÖZÇOBAN TUR KENDİ  ARAÇLARIMIZLA, KENDİ KAPTANLARIMIZLA, KENDİ ACENTA GÖREVLİMİZ, HİZMETİNİZDE OLACAĞIZ !!!

2)      EKSTRA TUR YOK !!! OTOBÜSTE PARA TOPLAMA YOK !!!

3)      ÜCRETSİZ DUBROVNİK, OHRİD TEKNE TURU, MATKA KANYONU FARKIYLA..

4)      ATATÜRK’ÜN DOĞDUĞU ŞEHİR SELANİK’ TEMERKEZİ KONAKLAMA AYRICALIĞIYLA…

5)      OHRİD’DE TEKNE TURU AYRICALIĞIYLA…

6)      2019 AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ SEÇİLEN FİLİBE (PLOVDİV) KONAKLAMA FARKIYLA…

7)      AVRUPA’NIN EN HIZLI SU ÇIKIŞ KAYNAĞI OLAN BUDA NEHRİ, ALPEREN TEKKESİ FARKIYLA

8)      ÜSKÜP’DE MATKA KANYONU AYRICALIĞIYLA…

                                                     TUR TARİHLERİMİZ:

1.TUR: 28 MART – 06 NİSAN / 2.TUR: 27 HAZİRAN – 06 TEMMUZ / 3.TUR: 09 – 18 TEMMUZ /
4.TUR: 18 – 27 TEMMUZ / 5.TUR: 28 TEMMUZ – 06 AĞUSTOS / 6.TUR: 07 – 16 AĞUSTOS /
7.TUR:  18 – 27 AĞUSTOS / 8.TUR: 28 AĞUSTOS – 06 EYLÜL / 9.TUR: 08 – 17 EYLÜL / 18 – 27 EYLÜL

** Siz Değerli Misafirlerimiz ile

o   17:00 ÇINAR (Hürriyet Ortaokulu Önü) Hareket

o   17:10 ÇAMLIK (Açık Hava Tiyatrosu Önü) Hareket

o   17:20 YENİŞEHİR (Teras Park C Kapısı Önü) Hareket

o   17:30 ALBAYRAK (Bilgin Market Önü)  hareket ediyoruz.

o   Not: Gece yolculuğu yapacağımız için rahat elbiseler tercih edilmesini tavsiye ediyoruz. Şarj aletlerimizi yanımıza almayı unutmayalım ..J

 1.GÜN: DENİZLİ & KAVALA & SELANİK
Ayvalık – Çanakkale – Keşan üzerinden Gece saatlerinde İpsala sınır kapısına ulaşıyoruz. Gümrük ve pasaport işlemlerimizi yapıyoruz.  Sınır kapısını geçince yaklaşık 2 saatin akabinde sabahın ilk ışıklarıyla Kavala ’ya ulaşıyoruz.

** İPSALA KAPISI (YUNANİSTAN SINIR KAPISI) Varış Zamanı: 03:00 Gibi Olunacaktır.

** Sabah Kahvaltısı (Serbest Zaman)

** KAVALA / YUNANİSTAN

 Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın da adında da anlaşılacağı üzere doğum yeridir. Birinci Dünya Savaşı’nda Bulgarlar, İkinci Dünya Savaşı’nda ise Yunanlılar tarafından ele geçirilmiş.

** KAVALA GEZİLECEK NOKTALARIMIZ:

Meşhur Kavala Kurabiyecisinde Alışveriş Molası: Kavala’dan Edirne’ye, Edirne’den tüm Türkiye’ye yayılmış muhteşem bir tat, Kavala Kurabiyesi… Türk mutfağına Osmanlılardan miras kalan bir lezzet! Trakya’ya geçen göçmenler sayesinde yayılmış..

İMARET(PANORAMİK): 19.yüzyıldan kalma eserdir. Kavalalı Mehmet Ali Paşa tarafından yaptırılan zamanında medrese, mektep ve aşevi olarak kullanılan muhteşem bir yapıdır. Günümüzde İzmir Kökenli tütün tüccarı Kavalalı ünlü işkadını AnnaMisirlian’ın maddi ve manevi katkıları ile lüks ve şık bir otel olarak kullanılmaktadır.

PARGALI İBRAHİM PAŞA CAMİİ (ST. NİCHOLOLAS KİLİSESİ): 1530’da Kanuni Sultan Süleyman tarafından İbrahim Paşa adına camii olarak inşa ettirilmiş olan dini yapı o dönemde Kavaladaki en büyük camiidir. 1926’da Ortodoks Kilisesine dönüştürülmüş ve günümüzde kilise olarak kullanılmaktadır.

SU KEMERİ (KAMARES): İlk yapıldığında hem su aktarımı hem de Akropolis’in savunulması amaçları için kullanılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman ‘ın tahtta olduğu 1550 yılında almıştır. 4 değişik ölçüye sahip 60 kemerden oluşan tarihi yapı,1911 yılına kadar işlevini sürdürmeye devam etmiştir.

MEHMET ALİ PAŞA ANITI: Osmanlı İmparatorluğu’nun Mısır Valisi olmasına rağmen bir isyan çıkararak Mısır, Sudan, Suriye, Filistin bölgesinin yönetimini ele geçirmişti. Mısır’ın baş saray mimarı ErnestoVerucci Bey’in 1931-1934 yılları arasında tasarımını yaptığı, aynı adlı meydan üzerinde yer alan Mehmet Ali Paşa Anıtı, Paris’te yaşayan Yunan heykeltıraş Konstantinos Dimitriadis tarafından 1934’te yaratılmış.

ESKİ ŞEHİR (PANAGİA): Yarımadanın tamamını kaplayan, orijinal adını kıyısındaki bir kiliseden almış.

BELEDİYE BİNASI: Bir Macar kalesinin küçültülmüş versiyonu olan Belediye Binası (City Hall), Macar tütün taciri Pierre Herzog için ikametgâh olarak 1890’lı yılların sonunda inşa edilmiş.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman) (Ekstra)

** Selanik’e Hareket Ediyoruz. . J

**SELANİK /  YUNANİSTAN

o   Modern mimari anlayışına sahip olan yapıtları ve eşsiz güzellikteki eserleriyle keyifli bir gezi olanağı sunuyor. Köklü geçmişinden bugüne Roma, Bizans, Osmanlı mirasını taşıyarak günümüze kadar gelebilmiş.

** SELANİK GEZİ NOKTALARIMIZ:

ATATÜRK EVİ: Selanik Türk Konsolosluğu’nun hemen yanında yer alan Atatürk Evi, Mustafa Kemal Atatürk’ün doğup büyüdüğü ev olarak oldukça değerli. 1870’de Rodoslu müderris Hacı Mehmed tarafından yaptırılmış. Yakın zamanda restore edilerek tekrardan ziyarete açılan bina, şimdilerde müze olarak kullanılıyor.

AYA DİMİTROS KATEDRALİ: UNESCO Dünya mirası listesindedir. 5. yüzyılın ortalarında yapılmıştır. M.S. 324’de I.Konstantin Hıristiyanlığı devlet dini olarak kabul ettiğinde, Aziz Dimitrios’un onuruna Roma hamamlarının kalıntıları üzerine yapılmış.

ANA POLİ (ŞEHRİN ESKİ YERLEŞİM YERİ): “Yukarı Şehir” anlamı taşıyan, Muhteşem bir manzara ile sizi baş başa bırakan ve tarihte “Kastra” olarak bilinen bölgede Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerine rastlanabiliyor.

GNATİA CADDESİ: Sahil şeridine paralel büyük ana caddelerden biridir. İşlek caddeleri arasında yer alır.

GALERUS ZAFER TAKI(KAMARA)(PANAROMİK): Selaniklilerin buluşma yeri olarak tercih ettikleri bu yer.

ROTONDA CAMİİSİ: İsmini dairesel şeklinden alır. Bu yuvarlak binanın iç çapı 24.5 metre ve boyu 29.8 metredir. Tavanında, dıştan konik şekilde çatıyla kaplanmış,  büyük bir yarı dairesel kubbesi vardır. Tapınağın içinde, silindir duvarın temelinde kemerlerle örtülü dört büyük kubbe ve küçük tapınakları andıran sekiz küçük kubbe vardır.

THEMODİANO MARKET:  Meyvelerden, sebzelere; zeytin ve baharatlara; çeşit çeşit hayvanların etlerinin tezgâhlarda sıralandığı Modiano Market, 1908 yılında Musevi mimar Eli Modiano ve ailesi tarafından yaptırılmış.

ARİSTOTALES MEYDANİ: Selanik’in ana şehir meydanı olarak bilinir. 1917 yılında çıkan büyük yangından sonra 1918 yılında yeniden planlanmıştır. Yangından öncesi Osmanlı mimarisine sahipti.

BEYAZ KULE: Kanuni Sultan Süleyman zamanında yapılmış ve Osmanlı döneminde önce kale, sonra garnizon ve sonra da zindan olarak kullanılmış. Şehir el değiştirince simgesel olarak vaftiz edilerek ve beyaza boyanmış.

BÜYÜK İSKENDER ANITI: Tarihin en büyük imparatorlarından ve en büyük kumandanlarından biri. Makedonya ve Yunanistan arasında yıllardır devam etmekte olan ‘’kimin atası?’’ tartışmalarını alevlendirmişti.

HAMİDİYE ÇEŞMESİ (OSMANLI ÇEŞMESİ): II. Abdulhamid tarafından 1892'de yaptırılmış. Dikilitaş biçimindeki çeşme günümüzde üzerindeki Osmanlıca yazı ve süslemeler silinmiş halde hâlâ ayakta.

ARCH OF GALERİUSAND ROTUNDA(PANORAMİK): Erken Hristiyanlık dönemine ait mozaikleriyle bilinen, Saray kompleksinin bir parçası olarak dikkati çekiyor.

AYASOFYA KİLİSESİ: Öncelikle kilise olarak kurulup ardından da kiliseye çevrilen Ayasofya, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde görebileceğiniz dini yapıt, Yunan hacı şeklindeki mimari dokusu ile farklı bir silüet yaratıyor.

SELANİK ŞEMSİYELERİ: Yunan Heykeltraş GeorgiosZangolopoulos‘ın tasarladığı simgesel anıt  Selanik Şemsiyeleri(Zongolopoulos Şemsiyeleri), sahilden gökyüzüne doğru yükseliyor.

TSİMİSKİ CADDESİ VE EGNATİA CADDESİ: Sahil Şeridine paralel iki büyük ana cadde, Selanik’in en işlek caddeleri arasında yer alıyor.

VENİZELOS MEYDANI: 1917’deki yangında Selanik’in AnoPoli hariç, neredeyse tamamı yanmıştı. Yeni bir plan yapmak için bir araya gelen mimarların başındaki isim, Fransız Ernest Hebrard, paralel bulvarlarlar, geniş kamusal alanlar ve caddeler içeren, Üç tarafı caddeler ve binalarla çevrili olan meydan, adeta bir şarap bardağını andırır.

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)   

Not: Akşam yemeğin sonra dileyen misafirlerimiz ekstra, taverna gecesi eğlencesine gidiyoruz.

Para Birimleri: Kavala – Selanik (Euro) 

Rota: Denizli-Çanakkale-Keşan–İpsala Sınır Kapısı (650 km)(9 Saat), İpsala Sınır Kapısı - Kavala - Selanik (550 km)(6 Saat) Toplam Kat Edilecek Mesafe: 1200 km (15 Saat)

Otel Bilgisi: SELANİK / TOBACCO OTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30

2.GÜN: SELANİK & BİTOLA & RESNE & OHRİD & ÜSKÜP  

** Sabah Kahvaltısı  (Otel Konsepti)

** Güzel bir sabaha Selanik’te uyanıp, Yunanistan’a veda ederek Makedonya sınır kapısına varıyoruz. Sınır geçişlerimiz sonrasında Makedonya’nın Bitola kasabasına varıyoruz. 

**BİTOLA /  MAKEDONYA

Türklerin manastır olarak bildiği, makedonların ise bitola olarak adlandırdıkları güney makedonya şehri. yunanistan şehri florina'danmakedonya'ya giriş yaptığınızda karşınıza çıkan ilk büyük şehirdir. osmanlı döneminde ittihat ve terakki’nin de en önemli muhalif merkezlerinden biri olmuştur.

** BİTOLA GEZİ NOKTALARIMIZ:

ŞİROK SOKAK: Osmanlı’dan kalan Orduevi, Eleni’nin Evi, Pekmez Meydanı, Yeni Camii gibi yapı ve eserleri göreceğimiz yürüyüş turumuzu, ünlü türküye ilham olan havuz ve çeşmeyi görüyoruz..

BEDESTEN: Osmanlı yönetiminden bu yana Manastır’daki en çarpıcı ve en eski binalardan biridir. Üç iç sokağa ve dört büyük metal kapıya sahip bir kaleye benzeyen çok sayıdaki kubbesiyle bölgedeki en büyük kapalı çarşılardan biridir.

BİTOLA SAAT KULESİ:  St. Demetrious Kilisesinin inşa edildiği dönemde son görünümünü 1900’lü yılların sonunda almıştır. 

İSHAK PAŞA CAMİ: Osmanlı Dönemine ait İshak Paşa tarafından yaptırılmış olan güzel bir cami

ATATÜRK ASKERİ İDADİ BİNASI (ASKERİ LİSE): 1896 yılında Atatürk’ün askeri liseyi okumak için geldiği yer aynı zamanda. Mustafa Kemal, Selanik Askerî Rüştiyesini başarılı bir şekilde bitirdikten sonra Manastır Askerî İdadisinin imtihanlarına girmişi ve başarılı olmuş. Böylece doğduğu Selanik’ten ilk defa ayrılarak Manastır şehrine gelmiş. Mustafa Kemal, Manastır Askeri İdadisini 1896-1899 yıllarında başarıyla tamamladıktan sonra İstanbul Harp Okulu’nda eğitimine devam eder.

** Bu güzel şehirden ayrılarak, yol güzergâhında II. Abdülhamid’in meşrutiyeti yeniden ilan etmesiyle sonuçlanan Jön Türk Devrimi’nin öncülerinden Niyazi Bey’in memleketi olan RESNE’ ye yola çıkıyoruz.

** İKİ GÖL ARASINDAKİ ŞANSLI MAKEDON KASABASI RESNE (PANORAMİK) /  MAKEDONYA

Dokuz bin nüfuslu bir kasaba. Roma, Bulgar, Bizans yönetimlerinden sonra yüzlerce yıl Osmanlı egemenliğinde kaldı. Kasabanın yetiştirdiği en ünlü isim, İttihat Terakki liderlerinden Ahmet Niyazi Bey. Paris’e elçi tayin edilen arkadaşının gönderdiği fotoğrafa bakıp, aynısını yaptıran Resneli Niyazi’nin konağı bugün şehrin en ünlü tarihi yapısı..

RESNE’Lİ NİYAZİ’NİN SARAYI’NI PANORAMİK OLARAK GÖRÜYORUZ…

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman)(Ekstra)

** Makedonya’nın muazzam güzellikteki OHRİD şehrine yola koyuluyoruz.. Doğal güzelliğiyle göz kamaştıran, Unesco’nun Kültür Miras Listesi’ndeki bu güzel ulaşıyoruz..

** MAKEDONYA’NIN ŞİRİN KASABASI OHRİD / MAKEDONYA

Makedonya’nın incisi olarak anılan sevimli kent Ohrid, Meşhur gölü, yeşil alanları ve tarihi değerleriyle ön plana çıkmaktadır. Ohri ili Avrupa’nın en eski ve derin gölü olan Ohri Gölü’nün kıyısında kurulmuş en büyük ildir. Çoğunluk Arnavut ve Makedonlar oluştururken şehirde çok sayıda Türk de yaşamaktadır.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman)(Ekstra)

** OHRİD GEZİ NOKTALARIMIZ:

OHRİD: Osmanlı’nın Balkanlar’da ki önemli üslerinden biri olmuş, Ohridlilerin ‘’Tanrı cenneti çamurdan yaparken, bir parça kopup Ohrid’i üzerine düşmüş’’ tanımlaması ile ünlü tarihi OHRİD şehrinde yürüyüş turumuza başlıyoruz..

OHRİD EVLERİ YÜRÜYÜŞ: Çatıları ve aynı tipteki sevimli mimarileri ile ön plana çıkan Ohrid Evleri, şehrin tarihi atmosferi ile mükemmel bir ahenk oluşturuyor.

ÇINAR MEYDANI&ASIRLIK ÇINAR AĞACI: Halkın etkinlik yeri,buluşma yeridır.650 yaşındaki asırlık çınar ağacı bu meydanda bulunmaktadır.Bu çınara 3 kez yıldırım düşmüş ve destekli olarak ayakta durmaktadır.

ZEYNEL ABİDİN PAŞA CAMİ – HALVETİ TEKKESİ: Osmanlı döneminden kalma Zeynel Abidin Paşa Vakfı’ndan Halveti Tekkesi ve Camisi bugün de faal olarak mevcudiyetini sürdürüyor. Yaklaşık 300 yıldır aralıksız olarak kültürümüzün ve geleneğimizin yaşatıldığı bu kompleks yapıda, türbeye bitişik halde, 7 köşeli, ahşap, üstü kubbeli, içerisi sohbet sediri ile çevrili bir yapı olan şadırvan bulunuyor. Yapı, TİKA tarafından aslına uygun restore edildi ve daha güzel bir görünüme kavuşturuldu.

ALİ PAŞA CAMİİ:16.yüzyılda Süleyman Paşa tarafından yaptırılan,ancak 19.yüzyılda Belgrad veziri Ali Paşa tarafından onarıldığı için bu ismi alan camiidir. Minaresi yok ama tekrar inşası ile ilgili çalışmalar olduğu bilinmektedir. İslami üslubu tam anlamı ile yansıtan dini yapı halen camii olarak kullanılıyor.

LİMAN MEYDANI: Meydanın en önemli özelliği doğa harikası Ohri Gölü’nün bu alanda bulunmasıdır.

OHRİ GÖLÜ: Dünyanın en berrak suyuna sahip 4 gölünden biridir. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almaktadır. Avrupa’nın en eski gölü olan Ohrid gölünün yaklaşık 3/2 Makedonya’ya,3/1 Arnavutluk’a aittir. Oluşumu 4 milyon yıl önce tektonik hareketler sonrası,kireçtaşı kayalıkları üzerinde oluşmuş,289 metre maksimum derinliği ile Balkan Yarımadasının en derin gölüdür.30 kilometra uzunluğunda ve 288 metre derinliğinde Şaşırtıcı berraklığa sahiptir.

BÜYÜLEYİCİ BİR TABLO GÖRÜNTÜSÜNDEKİ MAVİ İNCİ ADIYLA BİLİNEN OHRİD GÖLÜ’NDE (TUR ÜCRETİNE DAHİL) TEKNE TURU YAPIYORUZ.

OHRİ KALESİ(PANORAMİK): Muhteşem bir Ohrid şehir manzarasını ayaklarınız altına seren Ohrid Kalesi (Samuel’sFortress), gölün manzarasını, güneşin doğunu ve batışını en iyi şekilde görebileceğiniz noktalar arasında yer alıyor. Şehrin en yüksek tepelerinden birine inşa edilmiş olan tarihi yapı, konumu nedeni ile bol bol fotoğraf çekmenize imkan sağlıyor.

AYASOFYA KİLİSESİ: Osmanlı İmparatorluğu döneminde cami olarak da hizmet veren üç nefli bir Orta Çağ kilisesidir. Yan sundurma cami olarak kullanıldığı dönemde eklenmiştir.

OHRİD ANTİK TİYATROSU: Mimari yapısı ve mükemmel akustiği ile dikkatleri üzerine çekiyor. Eski Ohrid bölgesinde yer alan antik tiyatro halen çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapıyor.

ELVEDA RUMELİ DİZİ SOKAKLARI

AZİZ KLEMEUS HEYKELİ VE MEYDANI

KİRİL ALFABESİNİ BULAN KİRİL VE METHODİ KARDEŞLERİNİN HEYKELLERİ

TÜRK ÇARŞISI’NI GEZİYOR VE MEŞHUR SEDEF – İNCİ TAKILARDAN ALIŞVERİŞLER YAPIYORUZ.

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)   

Para Birimleri: Ohrid (Dinar) ( Ortalama 1 Euro: 60 Denar)

Rota: Selanik -  Bitola – Resne - Ohrid (290 km)(4 Saat), Ohrid - Üsküp (172 km)(2,5 Saat)   Toplam Kat Edilecek Mesafe: 462 km (6,5 Saat)

Otel Bilgisi: ÜSKÜP /SİLEKS OTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30

3.GÜN: ÜSKÜP & PRİZREN & PODGORİTSA  

** Sabah Kahvaltısı (Otel Konsepti)

** ÜSKÜP / MAKEDONYA

 YAHYA KEMAL’İN şehridir Üsküp. Varna Nehri iki yakasına kurulan Üsküp Makedonya’nın başkentidir. Beş asırlık Osmanlı hâkimiyeti altında kalan şehir, Türk kültürünün izlerini görebileceğiniz. Tarih boyunca birçok millete ev sahipliği yapmış, günümüzde farklı dilden, dinden ve kültürden insanların bir arada yaşadığı mozaik bir manzara sunmaktadır. Makedon, Türk, Arnavut, Çinegene, Ulah, Yunan, Bulgar ve Boşnak başta olmak üzere 34 farklı millet yaşamaktadır.

** ÜSKÜP GEZİLECEK NOKTALARIMIZ:

MATKA KANYONU: Üsküp’ün yaklaşık 15 km güneybatısında Treska Nehri’nin Vardar Nehri ile buluştuğu alanda yer alır. 5 bin hektarlık alan kaplayan kanyonun içinde yer alan Matka Gölü, ülkedeki en eski yapay göl olma özelliğine sahiptir. 1937 yılında gölün üzerine bir baraj inşa edilmiştir. Derinlikleri birbirinden farklı 10 mağara bulunur. Bunlardan bir tanesi de dünyanın en derin yeraltı su mağarası olduğu ifade edilen Vrelo Mağarası’dır. Mağaranın içinde birçok sarkıt mevcuttur. Mağaranın sonunda biri diğerinden daha büyük iki adet göl vardır.  Doğal güzelliklerin yanı sıra kanyonda orta çağdan kalma kilise ve manastırlar gibi tarihi yapılar da yer almaktadır. Bunlar Matka Manastırı, Aziz Nikola Manastırı, Aziz Andrew Manastırı’dır.

MUSTAFA PAŞA CAMİİ: 1492 yılında inşa edilmiştir. Yavuz Sultan Selim ve 2.Beyazıt ‘ın sadrazamlığını yapan Mustafa Paşa tarafından yaptırılan, 47 metre uzunluğundaki minaresi ve 4 kubbesi ile Osmanlı izleri taşımaktadır.

ARASTA CAMİİ: 15.yüzyılda Osmanlı tarafından inşa ettirilen camiyi diğer Osmanlı eseri camilerinden ayıran en önemli özelliği minaresinin daha kısa ve dört köşeli oluşudur.

KURŞUNLU HAN: Kentte varlığını korumayı başaran 3 Osmanlı kervansarayının en büyüğü olan Kurşunlu Han’ın inşa tarihinin 1550’li yıllar olduğu tahmin ediliyor. 200 yıl boyunca kervansaray olarak kente gelen tüccarlara hizmet veren tarihi yapı ,1787 yılında devrimci Makedonlar’ın için hapishaneye çevrilmiş..

KAPAN HAN: 15.yüzyılın ortalarında 1086 metrekare alan üzerine inşa edilen han 2 kattan ve 44 odası vardır.

DAVUT PAŞA HAMAMI: 1489-1497 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Sadrazam Davut Paşa’nın isteği doğrultusunda inşa edilen tarihi yapıdır.

MAKEDONYA MEYDANI: Büyük İskender Heykeli yer almaktadır. Alanın çevresinde ise Taş Köprü, Makedonya Takı, Ristik Sarayı, Ordu Evi ve Eski Tiyatro gibi tarihi öneme sahip yapılar bulunuyor.

VARDAR KÖPRÜSÜ VE NEHİR: Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde 1451-1469 yılları arasında inşa edilmiştir. İsmi Fatih Sultan Mehmet Köprüsü de denilmektedir. 12 ayaklı, 220m uzunluk ve 6m genişliktedir.

PHİLİP II OF MACEDONSQUARE: Makedonya’nın en büyük ikinci kahramanı ll. Philip’in adı verilmiş. II. Philip, Büyük İskender’in babası olup ölümünden önce asya fetihlerinin planlamış. İskender ise bu planlara bağlı olarak seferlere çıkmış.

BÜYÜK İSKENDER HEYKELİ: İsa’dan Önce 323-336 yılları arasında Makedonya krallığı yapan III. İskender ve Makedonyalı İskender gibi isimlerle de bilinen, Makedonya Cumhuriyeti’nin 20. yılı anısına 8 Eylül 2011 tarihinde Üsküp Meydanı’na dikildi. 10 m uzunluğundaki atlı heykelinin kendisi de 14.5 m uzunluğundadır.

MAKEDONYA ZAFER KAPISI: Makedonya’nın bağımsızlık için verdiği mücadelenin sembolü olarak “Üsküp 2014” projesi kapsamında inşa edilmiştir. Yapımı için yaklaşık 4,5 milyon Euro harcanmış ve bu harcama büyük eleştirilere maruz kalmıştır.

MAKEDONYA ULUSAL ARKEOLOJİ MÜZE BİNASI (PANORAMİK): 2014’te hizmete giren Neo-Klasik müze binasında yer alıyor. 3 katlı bir yapı olan müzede, tarih öncesinden Orta Çağ’a dek uzanan tarihin farklı dönemlerine ait 6 binden fazla eser yer sergileniyor.

ÜSKÜP KALESİ (PANORAMİK): Şehrinin en yüksek tepesinde, Vardar Nehri’nin kuzeyinde bulunur.

TÜRK ÇARŞISI: Balkanların en büyük çarşısı. Vardar Nehri’nin iki kıyısına kurulmuş Burası tarihi ve kültürel özellikleriyle yabancılık hissetmediğimiz bir yer. Kuyumcu, çantacı, kitapçı vb farklı meslek grupları bir arada.

RAHİBE TERASA EVİ: 1910-1928 yılları arasında Üsküp’te yaşamış azizenin anısına 2009’da ziyarete açılmıştır. Anı evinin alt kısmı müze haline getirilmiş. Üst katı ise Katolik Kilisesi olarak hizmet vermektedir.

** Üsküp gezimizin akabinde Makedonya’ya veda ederek Kosova sınır kapısına varıyoruz. Sınır geçişlerimiz sonrasında Kosova’nın Şar Dağının eteklerine konumlanmış dağlar arasındaki konumu ve klasik mimarisi ile tam bir Osmanlı kenti görünümü olan Prizren varıyoruz.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman)(Ekstra)

** PRİZREN / KOSOVA

Kosova’nın güneybatısındaki Prizren, Svilen Tepesi’nin yamaçlarına ve Bistriça Nehri’nin iki kıyısına kurulu durumda tarihi bir şehir. Prizren, birçok cami, kilise, çeşme ve hamamıyla ziyaretçilerini küçük bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. Şehre özgü mimariyi başarıyla koruyan, 2 katlı ‘’dünya güzeli’’ Prizren evlerini göreceğiz..

** PRİZREN GEZİLECEK NOKTALARIMIZ:

SİNAN PAŞA CAMİİ: 1657 yılında dönemin Bosna Valisi Sufi Sinan Paşa tarafından yaptırılmış. Kentteki en yüksek minareli cami unvanın sahibi yapı, bir dönem Doğu Dillerinde El Yazma Eserleri Müzesi olarak kullanılmış. 19. yüzyıl barok süslemeleri oluşturuyor.

TAŞ KÖPRÜ: Taşköprü’nün ilk inşasının muhtemelen 16. yüzyılın başlarında gerçekleştirildiği düşünülüyor. Üç gözlü olarak tasarlanan ve kesme taş kullanılarak inşa edilen ilk köprü 1979’da yaşanan sel felaketinde yıkılınca Yugoslav Hükumeti 1982 yılında yerine aslına uygun olarak yenisini yaptırmış.

ŞADIRVAN & MEYDAN (ALIŞVERİŞ) : Kentin en hareketli yerlerinden bir tanesi. Yerel lezzetlerin tadına bakabileceğiniz alanda satın alınabilecek hediyeliklerin başında Arnavut şapkaları geliyor.

HALVETİ TEKKESİ: 350 yıldan fazla süredir varlığını sürdüren, Kosova’da Halvetilik Tarikatı’nın merkezi olarak görülen Prizren kentinde açılmış ilk tarikat binası unvanını taşıyor. Pir Osman Baba tarafından kurulan tekke, taş ve tuğla malzeme kullanılarak inşa edilmiş. Yapı kompleksinin içerisinde türbe, bekleme ve dua odaları, konut, semihane bölümleri bulunuyor.

TARİHİ PRİZREN EVLERİ: Kentte evler genelde bir veya iki katlı olarak inşa edilmiş. Dışarıdan son derece sade gözüken Tarihi Prizen Evi, iç kısmında son derece pratik detayları barındırıyor. Dere kenarındaki evler genelde avlu içerisinde, kalenin eteğine kurulu Maraş Mahallesi’ndekiler ise avlusuz olarak tasarlanmış. Tamamı bitişik nizam sıralanan evlerden bir diğerine ara kapılar kullanılarak geçiş yapılabiliyor.

** Kosova’nın muazzam güzellikteki Prizren şehrine veda ederek KÖKES, LESH, İŞKODRA yolunu takip ederek, Balkanların En yeşil ülkesi muhteşem manzarası ile Karadağ’ın şehri olan PODGORİTSA’ya ulaşıyoruz.

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)   

Para Birimleri: Üsküp (Dinar) - Prizren (Euro) - ( Ortalama 1 Euro: 60 Denar)

Rota: Üsküp – Prizren ( 120 km) (2 Saat), Prizren - Podgoritsa (240 km) (3,5 Saat) Toplam Kat Edilecek Mesafe: 360 km (5,5 Saat)

Otel Bilgisi: PODGORİTSA/OAZİS OTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30 

4.GÜN: PODGORİTSA& BUDVA& KOTOR& DUBROVNİK& TREBİNJE (400 KM – 6 SAAT)

** Sabah Kahvaltısı  (Otel Konsepti)

** BALKANLAR’IN EN YEŞİL ÜLKESİ KARADAĞ…

Balkanlar’ın en sakin, en yeşil ve Göz alabildiğine uzanan doğal güzellikleri, yüzyıllara meydan okuyan tarihi eserlerle uyum içindedir.

** BUDVA / KARADAĞ

Adriyatik‘in en ünlü tatil beldelerinden. “Mini Dubrovnik” olarak adlandırılan şehir sahip olduğu doğal güzellikleri ve denizi ile kendine hayran bırakıyor. 

** BUDVA GEZİ NOKTALARIMIZ:

OLDTOWN (ESKİ ŞEHİR):   2500 yıllık  Adriyatik Denizi kenarındaki en eski yerleşim yeridir.

DANS EDEN KIZ HEYKELİ: Eski bir Akdeniz limanı olarak bilinen Adriyatik Denizi’nin en meşhur kıyıları arasından öne çıkıyor. Gizli ve korunaklı dokusu ile her dönem denizcilere cazip gelmiş olan sahil kasabası, birbirinden güzel doğal ve tarihi unsurları sayesinde 1917 yılından beri UNESCO  Listesi’nde yer alıyor.

** KOTOR / KARADAĞ

Yüzyıllara meydan okuyan tarihi ile etkileyici KARADAĞ’da tarih boyunca coğrafi şartlarından dolayı Osmanlılar tarafından ele geçirilemeyen KOTOR’a ulaşıyoruz. UNESCO Dünya Mirası Listesinde bulunan, Orta Çağ kasabalarını andıran etkileyici mimarisinin yanı sıra deniziyle de görenleri etkisi altına alan bir liman şehri.

** KOTOR GEZİ NOKTALARIMIZ:

KOTOR OLDTOWN (ESKİ ŞEHİR):5 Deniz Kapısı’ndan Mareşal Tito’nun ünlü sözünün yazıldığı kapıdan geçerek, Eski Şehir’e geliyoruz.. 5 kilometre uzunluğunda, 20 m yüksekliğinde ve 10 m genişliğindeki surlarla çevrilmiş olan bu eski şehir de 7. yüzyıla kadar uzanıyor. Çeşitli yüzyıllarda kiliseler, katedraller, saraylar, konaklar, yapılmış.

KAMPANA KULESİ: Bizans İmparatoru I. Justinian tarafından güçlendirilen kale, şehri olası yağmalamalardan korumak amacıyla inşa edilmiş.

KOTOR KATEDRALİ: Romaneks mimari tarzından inşa edilmiştir.  Mimari yapıtın kulelerinden ilki 1809 yılında yapılmış olmasına rağmen bir diğer kulesi, depremde hasar görmesi sebebiyle 2009 yılında inşa edilmiş. 

SAAT KULESİ: 17. yüzyılda inşa edilmiştir.

ST. NİKOLA KİLİSESİ: 1909 yılında inşası tamamlanan  St. Luke Meydanı’nın en görkemli yapıtları arasında göze çarpıyor. Ortodoks kilisesinin yan kısımlarında, etkileyici simgelere ve çan kulelere yer veriliyor.

PİMA SARAYI: Barok ve Rönesans mimari tarzın birleşimini yansıtan saray, demir işlemeli balkonu ve on iki konsol üzerinde yer alan pencereleri sayesinde antik döneme ait bir izlenim yaratıyor.

KOTOR KÖRFEZİ: Mavinin ve yeşilin huzur verici etkisini aynı anda yaşatan Orenj dağlarından gelen nehrin yaptığı kanyon olarak da biliniyor.

12. NAPOLYON TİYATROSU & BELEDİYE BİNASI: 1979 yılında yaşanan depremden dolayısıyla pek çok köşesi zarar gördüğü için Makedonyalı akademik heykeltıraşlar tarafında restore edilen bina, günümüzde oteldir.

SİLAH MEYDANI: Her meydanın farklı isimleri var, her binanın ayrı bir hikayesi var. Silah meydanında eskiden yaptıkları silahları sergiliyorlarmış. Meydanda heybetli bir saat kulesi var.

UTANÇ MEYDANI & ANITI: Piramit şeklinde  yapılmış utanç meydanı denilen ufak bir anıt var. Eskiden insanlar suç işlediğinde meydana getirilip buraya bağlanır ve teşhir edilir, gelen geçen halkta yüzlerine tükürürmüş ya da suçluya domates atarlarmış.

ST. STEFAN ADASI(PANORAMİK): St. Stefan Adası’nın muhteşem manzarasını fotoğraf karelerimize ekliyorıuz..

** HIRVATİSTAN’ın incisi, İtalyanca adı Ragusa olan, Adriyatik’in en eski ticaret limanlarından, ortaçağdan kalma tarihi eserleri ile büyüleyici bir şehir olan DUBROVNİK’e geçiyoruz.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman)(Ekstra)

** DUBROVNİK / HIRVATİSTAN

Tarihinde bir dönem Osmanlı egemenliğinde de yer alan şehir 1991 yılında Sırp güçleri tarafından büyük hasara uğratılmış. Günümüzde Hırvatistan‘ın en turistik şehirleri arasında yer alıyor.  

** DUBROVNİK GEZİ NOKTALARIMIZ:

STRADUN CADDESİ: Dubrovnik’in tarihi kısmının tam ortasından geçer. Surların ardından gezginlerin kentte en yoğun ilgiyi gösterdikleri 2. turistik bölge konumundadır.

REKTÖR SARAYI: Gotik, Barok ve Rönesans stillerinden izler taşıyor.

BÜYÜK ‌ONOFRİO ÇEŞMESİ: ‌Tramonte doğumlu ‌Andreucius ‌Bulbito ile ‌Onofrio ‌Giordano ‌della ‌Cava üstlenmiş. Ancak tüm kayıtlarda sadece ‌Onofrio ‌Giordano ‌della ‌Cava’dan söz edildiği için yapı, zamanla mimarın ilk ismiyle anılır olmuş.

KATEDRAL: Günümüzdeki görünümünü 1667-1713 yılları arasındaki yapım süreci sonucunda kazanmış. Katedralde en büyük ilgiyi, sunağın hemen arkasında yer alan ve ‌Venedikli ressam Titian’ın imzasını taşıyan “Hazreti Meryem’in Göğe Yükselişi” isimli tablo çekiyor.

SPONZA SARAYI: “Divona” adıyla da anılan Saray, 16. yüzyılın başında inşa edilmiş. Adını, dilimizde “sarnıç” anlamına gelen “spongia” kelimesinden alan saray, inşasının tamamlanmasının ardından gümrük ofisi, silahlık, banka ve okul olarak kullanılmış.

ESKİ LİMAN: Bir zamanlar ‌Dubrovnik’in deniz ticareti aracılığıyla dünyaya açılmasını sağlayan Eski Liman, günümüzde kendine has atmosferiyle gezginleri kendisine çekiyor.

ÇAN KULESİ: Orijinali, 1444 yılında inşa edilmiş. Rönesans stilinde inşa edilen bu yapı, ilk olarak 1667 depreminde ağır hasar almış. 1929’da ise tamamen yıkılarak kopyası inşa edilmiş.

AZİZ ‌BLAİSE KİLİSESİ: Harap durumdaki bir türdeşinin yerine 1706-1715 yılları arasında inşa edilmiş. Yapının inşasını, mimar ve heykeltıraş ‌Marino ‌Gropelli üstlenmiş.

PİLE KAPISI: Kentin simge yapılarından biridir. Yüzyıllar boyunca Eski Şehir’in ana girişi olarak kullanılan görkemli kapı, 1537‘de inşa edilmiş. Eskiden ahşap olan köprüsü kenti dışarıdan gelebilecek tehlikelerden korumak için akşamları kapatılıyormuş.

ORLANDO SÜTUNU: 1418 yılında dikilmiş. ‌Luža Meydanı’na görkem katan eserin üzerindeki figürün, efsanelere konu olan ‌Orlando adlı şövalyeyi tasvir ettiğine inanılıyor. Bu efsaneye göre şövalye, Orta Çağ’da ‌Dubrovnik’e gelerek yerel halkın kentlerini istilacılara karşı korumalarına yardımcı olmuş. Özgür bir liman şehri olarak varlığını korumaya devam etmiş.

GUNDULİCA MEYDANI: Şehrin en ünlü meydanlarındandır. 1667 depreminin ardından 1893 yılından kalma barok dönemi yansıtan ortada küçük bir çeşme bulunan meydandır.

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)   

** Para Birimleri  : Budva (…) - Kotor (….) – - Dubrovnik (…) ( Ortalama 1 Euro: 60 Denar)

** Rota: Budva - Kotor ( … km) (… Saat), Kotor – Dubrovnik ( … km) (… Saat), Dubrovnik – Trebinje ( … km) (… Saat), Toplam Kat Edilecek Mesafe: 360 km (5,5 Saat)

Otel Bilgisi: TREBİNJE / LEOTAR OTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30

5.GÜN: TREBİNJE& POÇİTEL & BLAGAJ& MOSTAR& SARAYBOSNA(400 KM – 6 SAAT)

** Sabah Kahvaltısı  (Otel Konsepti)

** POÇİTEL KÖYÜ

 Nehri, hamamları, saat kulesi, mimarisi ile aslına ve geçmişine sadık kalmış bir Osmanlı yerleşimidir.. Tarihinde çok kısıtlı bir süre Macar askeri noktası olan yerleşim Osmanlı fethi sonrası nispeten gelişmiş, 400 küsur yıllık Osmanlı hâkimiyeti sonrası iyiden iyiye Türkleşmiş. Neretva Nehri’nin yanında yerleşmiş kenttir.

** POÇİTEL KÖYÜNDE KISA BİR KAHVE VE FOTOĞRAF MOLASI VERİYORUZ.

** BLAGAY ALPERENLER TEKKESİ VE SARI SALTUK HAZRETLERİNİN TÜRBESİ

BLAGAY ALPERENLER TEKKESİ: Mostar’ın içinden de geçen ve Bosna-Hersek’in en büyük nehirlerinden biri olan ‘’Neretva’’nın önemli kollarından biri olan ‘’Buna Nehri’’nin doğduğu yer. Küçük bir yerleşim birimi olan Blagay’ı önemli kılan ise hemen su kaynağının bulunduğu mağaranın yanıbaşında bulunan ‘’Blagay Tekkesi’’. Bölge 1465’de Osmanlıların eline geçtikten sonra muhteşem bir doğaya sahip bu bölgede kurulan bu tekke Bosna’nın yerel halkı olan Boşnakların (Bosniak) hızla müslümanlığı seçmesinde çok önemli bir rol oynadı.

SARI SALTUK HAZRETLERİ: Sarı Saltuk, Dede Korkut, Nasreddin Hoca gibi çok geniş bir coğrafyanın destan kahramanı.. Güçlü, korkusuz ama bir o kadar da bağışlayıcı ve hakkaniyetli bir kahraman olan Sarı Saltuk, özellikleriyle birçok coğrafyada halkın sevgilisi olmuş.

Doğa harikasını ve Blagay Tekkesi’nin o güzel mimarisi ile Siz Değerli Misafirlerimiz baş başa bırakıyoruz.. 

** MOSTAR / BOSNA HERSEK

İç savaş sırasında yıkılan tarihi köprüsü aracılığıyla ünü tüm dünyaya yayılan Mostar, kendine özgü atmosferinden dolayı Balkanlar’ın en dikkat çekici turistik şehirlerinden biri olarak anılıyor. Konumu ve çok kültürlü yapısı turistik açıdan ilgi çekmesinin ana nedenini oluştursa da Hersek Bölgesi’nin başkenti, bu özelliklerinden dolayı kimi zaman yıkıcı çatışmaların merkezinde yer almış.

** MOSTAR GEZİ NOKTALARIMIZ:

MOSTAR KÖPRÜSÜ: Neretva Nehri üzerinde bulunan, Kente adını veren  Köprü, 1557’de Mimar Sinan’ın öğrencilerinden Mimar Hayreddin’in inşa ettiği, ancak Hırvat topçu ateşiyle yıkılan, daha sonra 2004’te Türkiye’nin de büyük desteğiyle orijinal malzeme ve dönemin inşa teknolojisiyle yeniden yapılan, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan ve kendinizi tarihin içinde hissedeceksiniz…

KOSKİ MEHMET PAŞA CAMİİ: Şehirde Müslümanlar’ın ibadetlerini gerçekleştirdikleri 2. en büyük yapıdır. Tek kubbeli kare planı ile klasik.

BAKIRCILAR ÇARŞISI(KUYUMCULAR ÇARŞISI): Alışverişin yanı sıra yürümek ve fotoğraf çekmek için de oldukça ideal atmosfere sahip çarşıda eskiden bakırcıların dışında terziler ve dericiler faaliyet gösteriyormuş.

** Mostar’dan ayrılıp, Jablanica üzerinden Saraybosna’ya ulaşıyoruz.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman)(Ekstra)

** SARAYBOSNA / BOSNA HERSEK

 Başta Osmanlı eserleri olmak üzere birçok önemli tarihi yapıdan oluşuyor. Balkanlardaki en güzel şehirlerden Bosna Hersek‘in başkenti Saraybosna, ilk olarak 1463 yılında Osmanlı topraklarına katılsa da kısa süre içinde kaybedilmiş. İki asır boyunca Balkanlar’ın kültür başkentliğini yapan, 1914’te Avusturya-Macaristan Veliahdı Arşidük Franz Ferdinand’ın Sırplar tarafından burada öldürülmesi üzerine Birinci Dünya Savaşı’nın çıktığı yer olan SARAYBOSNA, barındırdığı dini çeşitliliği ile Avrupa’nın Kudüs’ü kabul edilir.

** SARAYBOSNA GEZİ NOKTALARIMIZ:

BOŞNAKLARIN UMUT TÜNELİ:(VAKİT KALMASI DURUMUNDA ZİYARET EDİLECEKTİR. KAPANIŞ VE AÇILIŞ SAATLERİ KISITLI OLDUĞUNDAN VE PROGRAM İÇERİSİNDE KAPI GEÇİŞLERİMİZ OLDUĞU İÇİN MÜSAİTLİK DURUMUNA GÖRE ZİYARET EDİLECEKTİR.) Günümüzde 20 metrelik kısmı müze olarak ziyarete açık tutulan Umut Tüneli, savaş sırasında kente yardım taşımak ve yaralıların, hastaların tedavi için abluka altında olmayan bölgelere ulaştırılması amacıyla 1993 yılında açılmış.

BAŞÇARŞI: Dört bir yanı Osmanlı eserleri ile dolu tarihi atmosferi vardır. Yeme-içme ve alışveriş açısından da cazip fırsatları barındıran çarşı, 15. yüzyılda İsa Bey’in isteği doğrultusunda inşa edilmiş.

SEBİL (SEBİLJ):Tasarımında İstanbul’daki çeşmelerin model alındığı ikonikyapı, 1753 yılında HacıMehmet Paşa tarafından inşa ettirilmiş. Üst kısmındaki ahşap oymaları ile ziyaretçilerinin hayranlığını kazanıyor.

LATİN KÖPRÜSÜ: Miljacka Nehri’nin üzerinde bulunan Latin Köprüsü, ilk olarak 1541 yılında Širmed oğlu Hüseyin’in gözetiminde inşa edilmiş.

GAZİ HÜSREV BEY CAMİİ: Adını aldığı Bosna sancak beyi tarafından 1531 yılında inşa ettirilmiş. Kanuni Sultan Süleyman’ın halasının oğlu Gazi Hüsrev Bey’in isteği doğrultusunda dini yapının tasarımını ve inşasını Mimar Sinan üstlenmiş.

ESKİ KÜTÜPHANE: 1914’te Franz Ferdinand suikastının gerçekleştiği Latin Köprüsü ve Bosnak Savaşı’nda günlerce yanan, milyonlarca el yazması eserin yok edildiği Eski Kütüphane…

MİLLİ KÜTÜPHANE (VİJECNİCA) (PANORAMİK): Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun yönetiminde olduğu 1896 yılında belediye binası olarak kullanılmaya başlanmış. 3 katlı yapıyı tarihsel açıdan önemli kılan en büyük ayrıntı, suikastından hemen önce Franz Ferdinand’ı ağırlamış olması. Mimarisinde Osmanlı esintileri taşıyan bina, 1949’de kütüphaneye dönüştürülerek halkın kullanımına açılmış

SARAYBOSNA KATEDRALİ: 1889 yılında Gotik mimariye sadık kalınarak inşa edilmiş. Mimar JasipVancaš, İsa’nın Yüce Kalbi Katedrali adıyla da anılan dini yapıyı tasarlarken Paris’teki ihtişamlı Notre Dame’dan ilham almış. Katolik mezhebine bağlı yerel halkın hizmetine açık durumdaki katedralidir.

SONSUZ ATEŞ (VJECNAVATRA): II. Dünya Savaşı’nda ölenlerin anısına kentin Nazi ve Hırvat işgalinden kurtuluşunun birinci yıl dönümünde açılmış. 1946 yılından beri adına uygun şekilde yanmaya devam eden ateş sadece Sırp saldırıları sırasında yakıt sıkıntısı yaşandığı için sönmüş.

İNAT EVİ (INATKUCA): Kenti egemenliği altına alan Avusturya-Macaristan imparatoru, Miljacka Nehri kıyısına postane, ulusal müze ve belediye binası inşa edilmesini emretmiş.

MORİCA HAN: Yaygın kanıya göre adını Mustafa Moric Ağa’dan alan Morica Han, Gazi Hüsrev Bey Vakfı tarafından 1551 yılında inşa ettirilmiş.

FERHADİYE CADDESİ (FERHADİJA): Ferhadiye Camii ve Avusturya mimari tarzında olan binaları görüp, İsa’nın Kalbi Katedrali önünde, yolda bulunan Bosna Gülü veya Kanlı Gül olarak tabir edilen simgeler hakkında rehberimizden bilgileri alıyoruz.  Alışveriş yapmak için idealdir. Avusturya-Macaristan imparatorluğundan kalan binalar şehirdeki çok kültürlülüğü yansıtır. Boşnak böreğinin tadına bakıyoruz.

Boşnak Böreğini ’de tatma şansına da sahip olacaksınız.

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)   

Not: Akşam yemeğin sonra dileyen misafirlerimiz ekstra, Boşnak Gecesi eğlencesine gidiyoruz.

Para Birimleri:MostarSaraybosna (Konvertibi Mark (BAM)) - (Ortalama 1 Euro: 1,96Konvertibi Mark)

Rota:Trebinje – Poçitel – Mostar - Saraybosna (265 Km) (4,5 Saat) Toplam Kat Edilecek Mesafe: 265 Km (4,5 Saat)

Otel Bilgisi: SARAYBOSNA / KONCEPT OTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30

6.GÜN: SARAYBOSNA & BELGRAD  (400 KM – 6 SAAT)

** Sabah Kahvaltısı  (Otel Konsepti)

** Güzel bir sabaha Saraybosna’da uyanıp Bosna Hersek’e veda ederek Sırbistan sınır kapısına varıyoruz. Sınır geçişlerimiz sonrasında Sırbistan’ının başkenti Belgrad’a varıyoruz. 

** BELGRAD (BEYAZ ŞEHİR) / SIRBİSTAN

Sırbistan‘ın yerel dildeki adı “Beyaz Şehir” olan başkenti Belgrad,

o   Pannonian Ovası’nın Balkanlar ile buluştuğu, Sava ve Tuna Nehirleri’nin birleştiği noktada kurulmuş, aynı zamanda adlı gibi ferah aydınlık bir kenttir. Gerek kültürü gerekse de tarihi birikimi ile Avrupa’nın en özel destinasyonları arasında gösteriliyor. Konumu nedeniyle tarihi boyunca savaşlardan ve yıkımlardan payını fazlasıyla alan şehir, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen kendisine özgünlük kazandıran birçok yapısını korumayı başarmış.

** BELGRAD GEZİ NOKTALARIMIZ:

KALEMEGDAN: Osmanlı‘nın kente hâkim olduğu 1521 yılından beri adı değişmeyen kalenin bulunduğu alanda ilk yerleşim Kelt kökenli bir kabile tarafından M.Ö. 3. yüzyılda kurulmuş. Farklı dönemlerdeki kapsamlı yenileme çalışmaları sonucunda günümüzdeki görünümünü kazanan askeri yapı, Roma İmparatorluğu’nun bölgeyi egemenliği altında tuttuğu zamanlarda ise kuzeydeki kabilelerin saldırılarına karşı kuvvetlendirilen önemli bir savunma üssü haline gelmiş.

KNEZMİHAİLOVA CADDESİ: Etrafındaki yerleşim ve içeriği nedeniyle İstiklal Caddesi‘nin eski halini anımsatan bir kilometre uzunluğundaki KnezMihailova’nın geçmişi kentin Roma hâkimiyetinde olduğu döneme kadar uzanıyor. Sırbistan Prensi III. Mihailov‘un adıyla anılan cadde, 20. yüzyılın başında VladaMitić’in ilk mağazayı açmasından bu yana kentin alışveriş konusunda kalbi sayılıyor.

AZİZ SAVA KATEDRALİ (CHURCH OF SAİNT SAVA): Yapımına 1935 yılında başlanan Aziz Sava Katedrali‘nin tamamlandığında Balkanlar’daki türdeşlerinin en büyüğü olacağı söyleniyor. Mimari görünümüyle Ayasofya‘yı anımsatan katedral, özellikle II. Dünya Savaşı sırasında gerçekleşen Nazi bombardımanında neredeyse tamamen yıkılmış. Sırp Ortodoks Kilisesi’nin kuruluşunun 800. yıldönümü olan 2019’da inşasının bitirilmesi planlanan dini yapının iç kısmında Saint Sava’nın etkileyici görünüme sahip mezarını görebilirsiniz.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman) (Ekstra)

CUMHURİYET MEYDANI: Eski Şehir ’in merkezi sayılıyor. Kentin ana arterlerinden biri olan Kolarćeva’yı motorlu taşıtlara kapalı olduğu için yayalara güvenli ortam sunan KhezMihailova’ya bağlayan meydan, sosyal olanaklarının zenginliği kadar tarihi dokusuyla da dikkat çekiyor.

YENİ BELGRAD (NOVA GRAD): Bölge özellikle alışveriş tutkunu gezginlerin Belgrad gezilecek yerler listelerinin vazgeçilmezi konumunda. Çünkü kentin bu kesiminde modern alışveriş merkezleri ile dünya çapında ünlü markalara ait mağazalar faaliyet gösteriyor. UšćeShopping Center ve Delta City, Yeni Belgrad denildiğinde akla ilk gelen alışveriş merkezleri oluyor.

BAYRAKLI CAMİİ: Belgrad’da atalarımızdan bugüne kalan bir birinden güzel eserler var. Bizde bu eserlerden birini daha tanıtacağız. Bayraklı Camii eski Belgrad sınırları içerisinde, kaleye yakın bir noktada inşa edilmiş. Kanuni Sultan Süleyman zamanında yapılmış bu camii. Osmanlı’nın buraya gelmesi ile kültürümüz, dilimiz ve dinimiz de bölgede yayılmaya başlamış ve buradaki müslümanlar da rahat rahat ibadetlerini yapsınlar diye bölgeye ve Belgrad’a birden çok cami inşa edilmiş. İşte o camilerden biri olan Bayraklı Camii. Baktığımız zaman, Belgrad’da bugün hala ibadete açık olan tek camidir Belgrad Bayraklı Camii. Bayraklı Camii denilmesinin nedeni de üzerinde İslamiyet’i simgeleyen bayraktan geliyor. Caminin yapıldığı o yıllarda, her yerden görülebilmesi için ezan vakitleri minarelere bayraklar asılırmış.

PARLAMENTO BİNASI SIRBİSTAN: 2001 yılında, Milošević Sırp polisi tarafından gözaltına alındı ve daha sonra Yugoslavya için işlediği suçlardan yargılanmak için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne teslim edildi. Lahey’e teslim edilen Milošević dört yıllık yargılamasından sonra mahkeme sonuçlanmadan, 11 Mart 2006 yılında hücresinde öldü. Parlamento Binası bugün sadece Meclis Binası olarak değil, aynı zamanda mimarlar, tasarımcılar ve Parlamento’nun dizaynı için zaman harcayan sanatçılar için bir kültür anıtı olarak duruyor.

NATO’NUN BOMBALADIĞI BİNALAR: 1999 NATO bombardımanında yıkıldığı haliyle duran görülerek yapılacak panoramik şehir turumuza başlıyoruz..  Genel Kurmay Binaları, Sırbistan Parlamentosu, Eski Saray, Terazi Çeşmesi, Cumhuriyet Meydanı, Ulusal Müze ve Milli Tiyatro NATO’nun Yugoslavya’ya müdahalesi sonucunda, farklı verilere göre 2500 kadar kişi hayatını kaybetmişti. On yıl önce Sırbistan’ın güneyindeki Kosova ve Metohiya bölgesinde yapılan ve 'fakirleştirilmiş uranyum'un kullanıldığı bombardımanlar, Sırbistan’da lenfoma ve lösemi hastalıklarını korkutucu seviyede artırdı.

MOSKVA OTEL: Teraziye Caddesi’nde bulunan ve Belgrad’ın en eski binalarından biri olan Moskva Hotel 1906 yılında açılmıştır. Albert Einstein, AlfredHitchcock, MaximGorky gibi bir çok ünlü isimler bu otelde konaklamışlardır. Moskva Hotel günümüzde hala hizmet veriyor ve Belgrad’ın en merkezi 4 yıldızlı otellerindendir.

TERAZİ MEYDANI VE SLOVENYA MEYDANI

TÜRK KONSOLOSLUĞUMUZU (PANORAMİK) GÖRÜYORUZ.

SARAYBOSNA BAKANLIKLARI (PANORAMİK) 

Öğrenci Meydanından başlayacağımız turumuzda Bayraklı Camii, Belgrad Kalesi Surları, Leopold ve Despot Kapıları, Kale Meydanı, Tuna ve Sava Nehirlerinin birleştiği noktada bulunan Büyük Savaş Adası, Sokollu Mehmet Paşa Çeşmesi, Damat Ali Paşa Türbesi, İstanbul Kapısı, Açıkhava Teslim Müzesi ve Osmanlının kenti Prens Mihalio’ya teslim ettiği yerde yüz yıl sonra yapılan Anahtar Teslim Anıtı’nı görme şansına sahip olacağız..

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)   

Para Birimleri: Belgrad (Sırp Dinarı) - (Ortalama 1 Euro: 117,00Sırp Dinarı)

Rota: Saraybosna – Belgrad (290 Km) (5 Saat) Toplam Kat Edilecek Mesafe: 290 Km (5 Saat)

Otel Bilgisi: BELGRAD / B OTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30

7.GÜN: BELGRAD & SOFYA & PLOVDİV (400 KM – 6 SAAT)

** Sabah Kahvaltısı  (Otel Konsepti)

** SOFYA (BAŞKENT) / BULGARİSTAN

 Milattan önce 8. yüzyıla uzanan tarihiyle Bulgaristan’ın en eski yerleşim alanlarından birisi olan başkent Sofya, kültürel açıdan oldukça zengin birikime sahip. Trakya, Roma, Bizans ve Osmanlı gibi medeniyetlerin arkalarında büyük tarihi miras bıraktıkları kenttir.

** SOFYA GEZİ NOKTALARIMIZ:

ALEKSANDRNEVSKİ KATEDRALİ: Bulgaristan’ın bağımsızlığını kazanmasını sağlayan Rus-Osmanlı Savaşı’nda ölen 200.000’e yakın Slav kökenli asker anısına inşa edilmiş. 1912 yılında tamamlanarak kullanıma açılan katedral, göz alıcı güzelliğini Neo-Bizans mimarisi ve altın kaplama kubbesi sayesinde kazanıyor. Çeşitli büyüklüklerde 12 çanı bulunan yapı, dünyanın en büyük Ortodoks katedralleri arasında sayılıyor.

AYASOFYA KİLİSESİ: Yerel halkın bir bölümünün Aziz Sofya’nın ruhu tarafından yüzyıllardır korunduğuna inandığı yerdir. Kente adını veren Ayasofya Kilisesi, Bizans İmparatorluğu’nun ilk dönemlerinde antik bir Roma tiyatrosunun ve bir dizi eski kilisenin bulunduğu alan üzerine inşa edilmiş. Haç şeklinde tasarlanmış olan dini yapının tarihi boyunca işlevi sadece Osmanlı döneminde değiştirilmiş.

ATATÜRK'ÜN YENİÇERİ KIYAFETİYLE BALOYA KATILDIĞI BİNA

BANYABAŞI CAMİİ: Komünizm çöktükten sonra aslına uygun olarak restore edilen kubbesi ve minaresinin yüksekliğiyle dikkat çeken Camii, Osmanlı yapılarından birisi. 1576 yılında Mimar Sinan tarafından inşa edilen Camii, günümüzde Sofya’da ibadete açık tutulan tek Müslüman ibadethanesidir.

** Öğle Yemeği (Serbest Zaman) (Ekstra)

AZİZ GEORGE ROTUNDA KİLİSESİ: Erken Hıristiyanlık dönemine ait Sofya’da inşa edilmiş en eski yapı unvanını taşıyor. 3. yüzyılın sonunda veya 4. yüzyılın başında inşa edildiği düşünülen daha büyük bir yapı kompleksinden günümüze ulaşan tek bölüm. Osmanlı döneminde cami olarak kullanılmış yapının arka tarafında, Roma döneminden kalma bir yolun bozulmamış kısmını görebilirsiniz.

VİTOŞA BULVARI: Sofya’nın ana alışveriş bölgesi konumundadır. Pek çok ünlü Batılı markanın mağazaları ile zengin menülü kafe ve restoranlarla dolu bir yer. Adını Sofya yakınındaki bir dağdan alan bulvar, 1. Dünya Savaşı döneminde inşa edilen kamusal binalar sayesinde önemli bir ticari merkez haline gelmiş.

AZİZE SOFİA HEYKELİ: Bulgaristan’ın Başkenti Sofya’ya adını veren Azize Sofia’nın heykeli, 22 metre yüksekliğiyle daha çok yeni olmasına rağmen kentin sembolü olmuş. 2000 yılında heykeltıraş GeorgiChapkanov tarafından yapılan heykel, daha önce meydanda bulunan Lenin Heykeli kaldırılarak 2001 yılında dikilmiş. Ayasofya’dan aşina olduğumuz Sofia kelimesi bilgelik anlamı taşıyor. Azize Sofia heykeli de bu bilgeliği destekleyecek unsurlara sahip.

BANYABAŞI CAMİİ: Avrupa'nın en eski camilerinden biridir. Kuruluş tarihi hakkında çeşitli tarihler varsada 1566 yılını kabul etmek daha uygundur. Mimar Sinan tarafından tasarlanmıştır. En dikkat çekici özelliği geniş kubbesi ve minare yüksekliğidir. Sofya’nın göbeğinde, şehrin en büyük caddesi olan MariyaLuiza Caddesi’nde bulunan Banyabaşı Cami’ni Molla Efendi Kadı Seyfullah adında bir hayırsever kurduğu için bazı kaynaklarda onun adıyla da anılmaktadır. Seyfullah Efendi Camii de denir.

** Konaklama ve Akşam Yemeği İçin Otelimize Hareket Ediyoruz..

** Akşam Yemeği (Otel Konsepti) (İçecek Ekstra)    

Para Birimleri: Belgrad (Sırp Dinarı) - (Ortalama 1 Euro: 117,00Sırp Dinarı)

Rota: Saraybosna – Belgrad (290 Km) (5 Saat) Toplam Kat Edilecek Mesafe: 290 Km (5 Saat)

Otel Bilgisi: PLOVDİV /  CİTY HOTEL VB
Otele Giriş Saati: Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 20:30

8.GÜN: PLOVDİV & DENİZLİ (400 KM – 6 SAAT)

** Sabah Kahvaltısı (Otel Konsepti)

** PLOVDİV (FİLİBE) / BULGARİSTAN

o    Eski Osmanlı şehri olan ve o zamanki adı Filibe olan şehir aynı zamanda eski başkent. Dünyanın en eski şehir yerleşimlerinden biri imiş Plovdiv. Makedon, Roma, Bizans, Osmanlı İmparatorluklarının şehir üzerinde etkisi olmuş.

** PLOVDİV GEZİ NOKTALARIMIZ:

Dzhumaya Mosque /  Cuma Camii: Roman Stadyumunun tam yanında yer alan Cuma Camii 1369-1389 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu tarafından inşa edilmiştir. 

OldTown: Plovdiv eski şehir bölgesi cumbalı konakları ve taş sokakları ile Safranbolu sokaklarında geziyormuş hissi veriyor. Bu bölgede Osmanlı döneminden kalan çok sayıda konak var. Bunların bir kısmı bilet karşılığında geziliyor. Konakların tüm odaları orjinal görüntüsünü koruyacak şekilde muhafaza edilmiş görünüyor.

Hisar Kapı: Günümüzde Oldtown bölgesinin giriş kapılarından diyebiliriz aslında.  Şimdilerde ise bu bölgenin en önemli sembollerinden birisi haline gelmiş.

Nebet Tepe: Nebet Tepe, diğer bir ismiyle Nöbet Tepe, Plovdiv manzarasını panoramik olarak izleyebileceğiniz bir tepe. Avrupa’nın Kültür Başkenti seçilecek kadar güzelliğe sahip Filipe’de İstanbul gibi 7 tepeye sahip. Saat Tepe, Taksim Tepe, Bunarcık Tepe, Makro Tepe, Cehennem Tepe, Cambaz Tepe ve şu an çıktığımız tepe Nöbet Tepe. Nebet Tepe üzerinde pek bir şey yok. Fakat tepeye çıktığınız zaman Plovdiv’i panoramik olarak izleyebiliyorsunuz. Bu tepeden, Plovdiv’de gezeceğimiz birçok yeri ve saat kulesi ile Alyosha Anıtı’nın bulunduğu tepe başta olmak üzere birçok tepeyi görebilirsiniz. Nöbet Tepe çevredeki düzlüklere karşı bir gözlem alanı olarak kullanılıyormuş. Özellikle Meriç Nehri bu tepe sayesinde kontrol altında tutuluyormuş. Nöbettepe’ye doğru ilerlerken karşınıza çıkan cumbalı evler dikkatimizi çekiyor. Bu evlerin arasında yürürken kendinizi Safranbolu‘daymış gibi hissedebilirsiniz. Rengârenk yapılar arasında kalan arnavut kaldırımlı sokaklarda kaybolmayın.J

o   Etnografya Müzesi:1847 yılında inşa edilmiş olan 12 odalı bir ev.ArgosKuyumdjioğlu’na ait olan ev 1917 yılından beri Plovdiv Etnografya Müzesi olarak kullanılan yapının büyük bir avlusu var. İçeri girdiğinizde ise simetrik düzenlenmiş odalar, dekoratif ahşap eşyalar, süslü tavanlar dikkatimizi çeken öğelerden. Müzede sergilenen eserler arasında bakır tenceler gibi eski mutfak eşyaları, eskiden kullanılan tarım araçları, kılık kıyafet ve çeşitli kostümler, mobilyalar bulunuyor.

Roma Stadyumu: Philippopolis Stadyumu Balkan Yarımadası’ndaki en büyük ve en iyi korunmuş antik Roma eserlerindendir. 240 metre uzunluk, 40 metre genişlikteki stadyum 30.000 kişi kapasiteli. Roma kanunları stadyumların kentlerin nüfuslarının en az yarısı kadar kapasiteli olmasını zorunlu kıldığı için, o dönemde Plovdiv’in nüfusunun 60.000 kişi olduğunu anlıyoruz.

** Plovdiv’e veda ederek Bulgaristan sınır kapısına varıyoruz. Sınır geçişlerimiz sonrasında güzelim memleketimize ayak basıyoruz.

        Siz Değerli Misafirlerimiz Önemli Düşüncelerini öğrenmek için Mikrofonu Sizlere Uzatıyoruz…

    Eğlenceli dönüş yolculuğumuz sonrasında misafirlerimizi aldığımız kalkış noktasına bırakarak Tatlı bir Yorgunlukla güzel anıları geride bırakıyor ve bir daha ki Özçoban Tur Organizasyonunda buluşmak üzere Siz Değerli Misafirlerimiz ile vedalaşıyoruz.

Akşam Yemeği: EKSTRADIR.

Para Birimleri: Bulgaristan (Bulgar Levası)(Ortalama 1 Euro: 1,96Bulgar Levası)

Rota: Plovdiv – Edirne (180 Km) (2 Saat), - Edirne-Denizli (750 Km) (11 Saat)
Otele Giriş Saati: MAALESEF ARAÇTA J Gümrük geçiş süresine bağlı olarak tahmini: 12:30
Denizli Giriş Saati: 06:00 gibi Denizli de olunacaktır.

GEZİ ÜCRETİNE DAHİL OLAN HİZMETLER

o   MODELLİ ARAÇLAR ULAŞIM (YATARLI KOLTUKLAR, 220 PRİZ J) 

o   SINIRLI ARAÇ İÇİ İKRAMLAR (ÇAY & KAHVE, SU İKRAMI J)

o   PROGRAMDAKİ TÜM ŞEHİR TURLARI

o   BLAGAY ALPEREN TEKKESİ, MATKA KANYONU, DUBROVNİK TURU

o   PROFESYONEL REHBERLİK HİZMETİ VE YEREL REHBERLİK HİZMETLERİ (TÜRKÇE)

o   TÜM SINIR, ŞEHİR GEÇİŞLERİ ÜCRETLERİ

o   7 GECE EN AZ 4* OTELLERDE KONAKLAMA (7 GECESİ SABAH KAHVALTISI + AKŞAM YEMEĞİ)

o   OTELLERDE ALINAN AKŞAM YEMEKLERİ

o   OTELLERDE ALINAN SABAH KAHVALTISI

o   ZORUNLU SEYAHAT GÜVENCE PAKETİ SİGORTASI

o   ÖZÇOBAN TUR  & TÜRSAB GÜVENCESİ

o   SINIRSIZ EGLENCE J

GEZİ ÜCRETİNE DAHİL OLMAYAN HİZMETLER

o   SCHENGEN VİZE VE SERVİS HİZMETİ (YEŞİL PASAPORT SAHİPLERİNE VİZE YOKTUR.)

o   YURTDIŞI ÇIKIŞ HARÇ BEDELİ (710 TL) – (MİSAFİRLER TARANFINDAN TURDAN ÖNCE İLGİLİ BANKALARA KİMLİK NUMARASI İLE YATIRILIR.)

o   1.GÜN SABAH KAHVALTISI

o   TÜM ÖĞLE YEMEKLERİ VE MOLALARDA ALINAN YİYECEK VE İÇECEKLER

o   MÜZE VE ÖREN YERLERİ VE MİLLİ PARK GİRİŞ ÜCRETLERİ

o   HER TÜRLÜ OTEL EKSTRALARI VE YEREL EĞLENCE MEKÂNINDA ALINAN TÜM İÇECEKLER

o   65 YAŞ ÜSTÜ YOLCULAR İÇİN EK SÜRPRİM SİGORTA ÜCRETİ OLARAK (15 €), 80 YAŞ ÜSTÜNE (20 €) FARK ALINIR. (VİZESİ OLAN, AVRUPA BİRLİĞİ VATANDAŞI VE YEŞİL PASAPORT SAHİPLERİ İÇİN ZORUNLUDUR.)

o   OTELLERDE ALINAN İÇECEKLER & MİNİBARLAR

o   MİLLİ PARK GİRİŞ ÜCRETLERİ

KİŞİ BAŞI TURUNCU FİYAT : 650 €

TEK KİŞİ  ÜCRETİ: 850€
KİŞİ BAŞI MAVİ FİYAT : 700€
TEK KİŞİ ÜCRETİ: 900€

KİŞİ BAŞI LACİVERT FİYAT : 750€
TEK KİŞİ ÜCRETİ: 950€

2 YETİŞKİN YANINDAKİ 0-2 YAŞ: ÜCRETSİZ

2 YETİŞKİN YANINDAKİ 2-12 YAŞ ÜCRETİ: 500€

ÖNEMLİ: Turumuz 8 gece 9 gün olup, otel konaklaması 7 gecedir. Toplamda 4.800 KM mesafede tamamlanır. Rezervasyon esnasında kesinlikle Koltuk Numarası sözü ve garantisi verilemez. Misafirlerimizin her gün otel konaklamasından sonra 2 arka koltuğuna geçmesi zorunludur. Acenta Görevlimiz gerekli gördüğü takdirde tüm programı gerçekleştirmek kaydı ile zamanlama ve program akışı konusunda değişiklik yapma hakkına sahiptir. Programda belirtilen oteller standartları ve mevkileri bakımından aynı olmak kaydı ile değiştirilebilir. Turumuzda rehberlik, ulaşım, konaklama ve çevre gezileri paket programdır. Ayrı düşünülemez. Yeterli kişi sayısı sağlanamadığı takdirde tur iptal olur. Böyle bir durumda Özçoban Tur misafirlerine 15 gün önceden bizzat haber vermekle yükümlüdür.

VİZE NOTLARI

PASAPORT NASIL ALINIR?

o    Pasaport işlemleri NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜNDEN yapılmaktadır.

o    Pasaport defter bedeli + harcı bankaya yatırarak gerekli evrakları hazırlamanız gerekmektedir.

(Nüfus Cüzdanı Fotokopisi,2 Adet Biyometrik Fotoğraf-ArkaFon Beyaz Olacak-, Varsa eski pasaport, Görev ve hizmet belgesi)

o    Pasaport alımından sonra SCHENGEN VİZESİ ZORUNLUDUR. (Yeşil Pasaportlular HARİÇ)

o    Schengen vize işlemleri için gerekli evrakları ofisimizden alarak hazırlamanız gerekmektedir.

Not: Evrakları istenilen şekilde eksiksiz hazırlamanız ÖNEMLİDİR.

o    Vize Başvuruları için Özçoban Tur Konsolosluktan randevu aldığında başvurular için İzmir’e gidilir.

NOT: Vize garantisi verilmez. Vize çıkmaması durumunda vize için vermiş olduğunuz ödeme yanar.

VİZE İŞLEMLERİ İÇİN GEREKLİ EVRAKLAR AŞAĞIDAKİ BASAMAKLARA GÖRE AYRILMAKTADIR.

ü  ÇALIŞANLAR İÇİN

ü  EMEKLİLER İÇİN

ü  KAMU ÇALIŞANLARI İÇİN

ü  ÇALIŞMAYANLAR İÇİN

ü  ŞİRKET SAHİPLERİ İÇİN

ü  ÇOCUKLAR İÇİN

VİZE EVRAK VE İŞLEMLERİ İÇİN ACENTAMIZLA BİREBİR GÖRÜŞÜNÜZ.